Cayma hakkı, 28 Mayıs 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502
sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun gereğince, alıcıların aldıkları
ürünleri belli bir süre içinde koşulsuz iade etme hakkıdır. “Mesafeli
Sözleşmeler Yönetmeliği” bu kanunun uygulamasını düzenler.
Söz konusu kanunun 48. maddesindeki mesafeli
sözleşmeler altında 3. fıkrada, yönetmeliğin ise 9. maddesinde cayma hakkı
düzenlenmiştir. Bu hakkın alıcı tarafından kullanılabilmesi, ancak tüketici
olmasıyla ve tüketicinin ürünü teslim alma tarihinden itibaren 14 günlük süre
zarfında iade etmek istediğini satıcıya bildirmesiyle mümkün olabilir. Önceden
bu süre 7 gündü, dolayısıyla yeni kanunla cayma hakkı süresinde tüketici lehine
bir uzama söz konusu olmuştur. Satıcının ise alıcının talebini aldıktan
itibaren en geç 10 gün içerisinde, ürünü iade alıp ürün bedeli ve iadenin kargo
ücretini alıcıya yüklemeden ödemesi gerekir.
Sözleşmenin fiziksel olarak karşılıklı değil uzaktan
yapılması gerekir. Mesafeli Sözleşmelere Dair Yönetmeliğin 9. maddesi uyarınca
internet ortamında yapılan mesafeli bir mal veya hizmet satış sözleşmesinde
tüketicinin 14 gün içerisinde cayma ve ödediği bedeli herhangi bir ceza koşulu
ya da kesinti olmaksızın iadesini talep etme hakkı vardır. Burada tüketici olmak
ise, mal veya hizmeti almak için ticari ya da meslek amaçla hareket etmemek anlamına
gelir.
Cayma hakkının süresi olan 14 günün başlama anı mal
satışlarında malın tüketiciye teslim edildiği, hizmet satışlarında ise bu
sözleşmenin internetten ya da uzaktan iletişim araçlarından gerçekleştirildiği
tarihtir. Malın taşıyıcıya teslim edildiği tarih önem taşımaz, önemli olan
malın tüketiciye ya da onun belirlediği üçüncü bir kişiye ulaştığı tarihtir.
Tabi tüketici sözleşmenin kurulduğu tarih ile malı teslim aldığı tarih arasında
da cayma hakkını kullanabilir.
Tüketicinin
cayma hakkını kullandığını yazılı bildirim yoluyla satıcıya bildirmesi
önemlidir, aksi takdirde satıcı satış bedelinin iadesini yapmak zorunda
değildir. Dolayısıyla tüketici, ilgili yönetmeliğin 11. maddesindeki şekil
şartına bağlıdır ve bildirim bundan başka türlü yapılırsa geçerli
sayılmayacaktır. Ancak elbette ki tüketicinin cayma hakkı olduğuna dair satıcı
tarafından bilgilendirilmesi gerekir, gereken şekilde bilgilendirilmezse bu 14
günlük süreyle bağlı olmamakla birlikte bu süre her şekilde cayma süresinin
bittiği tarihten itibaren 1 yıl sonra sona erer.
Görünen o ki tüketicinin
koruması eskiye göre artıyor ancak yine de tüketicinin ve satıcının sürelere ve
koşullara dikkat ve riayet etmesi durumunda tüketicinin bu lehine durumlardan
yararlanma hakkı doğuyor.
Alara Naçar